19 Aralık 2015 Cumartesi

Mesleki Pratik Çalışmalar Ve Beyin Fırtınaları _ 2


İkinci sorumuz 15 yaş ve üzeri için , beyin fırtınası yapmak amacıyla hazırladım.
Öğretmeniniz size iki grafik veriyor. Bu grafiği elde etmek için nasıl bir deney yapmayı önerirsiniz?
Not: Bir şık içinde zaman olsun , diğer kriterler sizin yaratıcılığınıza kalmış.
Deneyler
Soruların amacı burada yer alıyor. Sizin de sorularınız ve önerileriniz varsa oyunmerdiveni@gmail.com adresine yazınız.
İlk soru ise burada yer alıyor.

Mesleki Pratik Çalışmalar Ve Beyin Fırtınaları _ 1


Sou oyunmerdiveni blogundan alınmıştır.


İlk sorumuz , şu an belirli sistematiği olmayan ve yaşadığınız yerde gözlemleyebileceğiniz genel bir problem olacak.
Trafik problemi bildiğiniz üzere bütün ülkelerin ortak problemi.

Soru :
Trafik
Mevcut durumda trafik lambası olmayan bir kavşakta  trafik akışı ile ilgili sizden bir proje bekleniyor.Yukarıda herhangi bir yerden aldığım trafik kavşağı durumunu rotalarla birlikte (Saat yönü tersinde A'dan H'a kadar) belirttim.
Size yukarıdaki fotoğrafta  rotalardan geçen saatteki ortalama adetleri veriliyor (örnek: A'dan B'ye  saatte 25 adet araba geçiyor).
  •  4 farklı trafik ışığı olduğu (Yukarıda her bir rotada 2 trafik ışık da (Düz,sağ veya sol)  aynı renkler yanıyor.Örnek olarak A'dan B,D,F'ye gitmek için aynı lambayı kullanıyorsunuz) durumunda her bir rotanın bekleme sürelerini nasıl belirlersiniz?
  • 8 farklı ışık uygulaması olursa her bir arabanın bekleme süresi düşer mi?
  • 8 farklı ışık uygulaması olursa her bir arabanın bekleme süresi düşer mi? Düşer ise 8 farklı ışığın rotası ne olur?Ortalama araç adetlerin göç nedeniyle 2 sene içinde artması bekleniyorsa , kavşakta bekleme süresini azaltmak için çözümünüz ne olur?

Soruların amacı burada yer alıyor. Sizin de sorularınız ve önerileriniz varsa oyunmerdiveni@gmail.com adresine yazınız.

Mesleki Pratik Çalışmalar Ve Beyin Fırtınaları

Yazı oyunmerdiveni sayfasından kaynak alınmıştır. 

Bu serideki amacım , günümüz ve okul/iş hayatımızda  karşımıza çıkan problemler karşısında  belirli mantık çerçevesinde analitik yorumlar yapmak, bakış açınızı diğer arkadaşlarımıza örneklerle anlatmak hatta karşılıklı tartışmak  olacaktır.

Lise ve üniversite düzeyinde sorular olup , birden fazla seçenekli cevaplar da gelebilecektir. O nedenle soruların tartışılması , diğer seçeneklerin de beyin fırtınası yardımıyla gözden geçirilmesinde fayda olacaktır.
Soruların kalitesi lise düzeyinde PISA ölçüsünde ,  üniversite düzeyinde ise ALES , matematiksel modelleme örnekleri olarak alınabilir.
Şahsen Endüstri Mühendis son sınıf öğrencileri ile ekip halinde çözdüğümüz sorular olup , oldukça yarar görmekteyiz.
Sizin de sorularınız veya örnekleriniz varsa oyunmerdiveni@gmail.com adresine yazınız.
Linkler : (Oldukça güncelleyeceğim)

2015 _ Eğlencelik Sorular _ 10

Eğlencelik sorular her ne kadar özgün sorular olsa da problem çözme yaklaşım bakış açınızı (dolaylı olarak öğrencilerinizin , çocuklarınızın) değiştirmek için hazırlıyorum. Özellikle lise ve üniversite öğrencileri için yeni bir soru serisi için hazırlık sorusu diyebiliriz.
Alttaki ilk soruyu denklem çözme yaklaşım yöntemiyle çözebileceğinizi tahmin ediyorum.
Kolay_1
Aynı şekilde alttaki sorunun cevabının  bulunabilirliğinin ilk örnek üzerinden nasıl olabileceğini  tekrar düşünüp fikir yürütmenizi bekliyorum.
Orta_1
Cevabı bulan veya merak eden öğrenciler ,öğretmenler ve bulmaca severler  cevabını ve görüşlerini oyunmerdiveni@gmail.com adresine yazmalarını rica ediyorum.  Soruları sonradan görenlerin de çözmek istemelerinden dolayı cevapları bu blogda paylaşmayı uygun görmediğimi tekrar iletmek istiyorum.

2015 _ Eğlencelik Sorular _ 9

Zorluk seviyesi yüksek ve orta  olan iki  soru soracağım .
anagram iterasyon
Diğer soruları özetleyeyim:
Not: Soruları paylaşırken lütfen kaynak gösteriniz.

22 Kasım 2015 Pazar

2015 _ Eğlencelik Sorular _ 8

ğlencelik soruların devamını soranlar için 2 yeni kelime , şu an kadar 1 kişi tarafından cevaplanabilen resfebe sorusu , bilgi kartı ve Find the fault serisinden oluşan eğlencelik 5 soru.
Renk Cümbüşü

Kelimeler_1
dainty_swing
uzay ilk kişi

Şu ana kadar sadece 1 kişi cevapladı. İsteyen o kişiden de cevapları alabilir. :)
finish
Eğlencelik sorular serisi :
2015 _ Eğlencelik Sorular _ 1
2015 _ Eğlencelik Sorular _ 2
2015 _ Eğlencelik Sorular _ 3
2015 _ Eğlencelik Sorular _ 4
2015 _ Eğlencelik Sorular _ 5
2015 _ Eğlencelik Sorular _ 6
2015 _ Eğlencelik Sorular _ 7

21 Kasım 2015 Cumartesi

PISA Amacı ve PISA 2012 Değerlendirmesi Raporu

double2

PISA Amacı ve PISA 2012 Değerlendirmesi Raporu

 
 
 
 
 
 
Rate This

Kızımı/oğlumu özel okula mı göndersem , dersaneye göndermeyip özel ders mi aldıırsam ? Hangi kursları aldırsam acaba? Soruları her sene duymaya devam edeceğim. Çünkü belirsiz , sınırları olmayan ve daha da kötüsü bir hedefi olmayan eğitim sistemi içerisinde , öğrencilerin müşteri olarak algılandığı bir sektörde anne/baba ve performansa tabii olmayan öğretmenlerin (sisteme bağlı olarak) bu soruların cevaplarını bulamayacaklar.
Eğitim sistemini burada tartışmayacağız.
TUSİAD ve TÖDER (Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği) 2012 yılı PISA testi için yaptığı çalışmanıngirişindeki sorulara beraber yanıt arayacağız.
1)Gençlerimizin beceri seviyesi dünya liginin neresinde ve son 10 yılda hangi alanlarda ne denli başarı kaydettik?
2)PISA verileriyle zirveye çıkan ülke ve ekonomiler eğitim alanındaki başarılarını nasıl kaydetti?
3)PISA verilerini kullanarak başarılı bir şekilde eğitim reformu yapan ülkeler hangi tecrübelerden geçti?
4)Önümüzdeki dönemde gençlerimize dünya ile rekabet edebilecek donanımları kazandırmak için eğitim sistemimizde hangi reformları niçin ve nasıl yapmalıyız?
Sorulara yanıt aramadan önce PISA sistemini açıklayalım. Sonra soruları yanıtlayalım.
PISA nedir? 
Açılımı “Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı” olan PISA, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından üçer yıllık dönemler hâlinde, 15 yaş grubundaki öğrencilerin kazanmış oldukları bilgi ve becerileri değerlendiren bir araştırma projesidir.
PISA Projesi’nin amacı nedir?
PISA’nın temel amacı, gençlerimizi daha iyi tanımak; onların öğrenme isteklerini, derslerdeki performanslarını ve öğrenme ortamları ile ilgili tercihlerini daha açık bir biçimde ortaya koymaktır.
PISA Projesi neyi ölçmektedir?
PISA Projesi’nde zorunlu eğitimin sonunda örgün eğitime devam eden 15 yaş grubundaki öğrencilerin; Matematik okuryazarlığı, Fen Bilimleri okuryazarlığı ve Okuma Becerileri konu alanlarının dışında, öğrencilerin motivasyonları, kendileri hakkındaki görüşleri, öğrenme biçimleri, okul ortamları ve aileleri ile ilgili veriler toplanmaktadır.
PISA projesinde kullanılan “okuryazarlık” kavramı, öğrencinin bilgi ve potansiyelini geliştirip, topluma daha etkili bir şekilde katılmasını ve katkıda bulunmasını sağlamak için yazılı kaynakları bulma, kullanma, kabul etme ve değerlendirmesi olarak tanımlanmaktadır.
PISA Projesi kimler tarafından yürütülmektedir?
PISA Projesi; kısa adı OECD olan “Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü”nün bir eğitim projesidir. Bu proje, OECD Eğitim Direktörlüğü’ne bağlı olan PISA Yönetim Kurulu tarafından yürütülmektedir. Projede kullanılan testlerin ve anketlerin geliştirilmesi, analizlerinin yapılması, uluslararası raporun hazırlanması gibi işlemler, PISA Yönetim Kurulu gözetiminde belirlenen bir konsorsiyum tarafından yapılmaktadır.
PISA’nın ulusal düzeyde çeviri ve uyarlama işlemlerinin yapılması, projenin uygulanması, analizlerin yapılması ve ulusal raporun hazırlanması gibi işlemler ise projeye katılan her ülkede belirlenen ulusal merkezler tarafından gerçekleştirilmektedir.
PISA Projesi hangi okullarda uygulanmaktadır?
PISA Projesi kapsamında geliştirilen başarı testleri ve anketleri, ülkemizde Nisan ayı içerisinde uygulanmaktadır. Projeye katılan ülkelerde; örgün öğretimde kayıtlı olan 15 yaş grubu öğrencilerin bulunduğu tüm okullar (İlköğretim, Genel Lise, Anadolu Lisesi,  Fen Lisesi, Meslek Lisesi, Anadolu Meslek Lisesi, Çok Programlı Liseler, Özel Okullar vb.) PISA Projesi’ne katılabilir.
Ülkemizin bu projeye katılma amacı nedir?
Küreselleşen dünyamızda, eğitim alanında yapılan ulusal değerlendirme çalışmalarının yanı sıra, uluslararası düzeyde konumumuzu belirlemek amacıyla eğitim göstergelerine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu nedenle belirli referans noktalarına göre ülkemizin eğitim alanında hangi düzeyde olduğunun, giderilmesi gereken eksikliklerin ve alınması gereken tedbirlerin belirlenmesidir. Ülkemiz de OECD üyesi olarak, eğitim düzeyinin yükseltilmesi amacıyla bu projeye katılmaktadır.
PISA Projesi ne zamandan beri uygulanmaktadır? Ülkemiz bu Projeye hangi yıldan beri katılmaktadır? 
PISA Projesi 2000 yılında uygulanmaya başlamıştır. Üçer yıllık dönemler hâlinde uygulanan projeye ülkemiz, ilk kez 2003 yılında katılmıştır.
PISA Projesi’nde hangi soru türleri kullanılmaktadır?
PISA Projesi’nde; çoktan seçmeli, karmaşık çoktan seçmeli, açık uçlu, kapalı uçlu gibi değişik soru türleri kullanılmaktadır.
PISA Projesi’ne katılan okul ve öğrencilerin seçiminde hangi yöntemler kullanılmaktadır?
PISA Projesi’ne katılacak olan okul ve öğrencilerin seçim işlemi, OECD tarafından tesadüfi (seçkisiz) yöntemle belirlenmektedir.
PISA Projesi nasıl uygulanacaktır?
Öğrenciler, Bilgisayar Tabanlı Değerlendirme uygulamasının ardından anket uygulamasına katılacaktır.
PISA Projesi’nin sonuçları nerede ve nasıl kullanılacaktır?
PISA Projesi’nden elde edilen sonuçlar ulusal bir rapor hâlinde düzenlenmektedir. Bu sonuçlar, eğitim-öğretim programlarının geliştirilmesinde karşılaşılan eksiklerin giderilmesinde ve eğitim alanında yapılan araştırmalara kaynak olarak kullanılmaktadır.
PISA 2012 uygulamasının sonuçları, OECD sekreterliği tarafından Aralık 2013’te açıklanmıştır ve http//www.pisa.oecd.org adresinden yayınlanmıştır. Ayrıca ülkemize ait sonuçlara ilişkin Ulusal Ön Rapor’a da “Raporlar” sekmesinden ulaşabilirsiniz. (Kaynak , Diğer kaynak )
PISA testi örneklerini İngilizce olarak  burada  bulabilirsiniz.Problem çözme , matematik soruları , bilgisayar tabanlı sorular , okuma ilgili sorulara linkleriyle birlikte yazının sonunda bulacaksınız.
1)Gençlerimizin beceri seviyesi dünya liginin neresinde ve son 10 yılda hangi alanlarda ne denli başarı kaydettik?
Tüm derslerin kıyaslaması raporda yer alıyor , ben en önemli olan matematik dersine dikkat çekeyim.
PISA’da matematik alanında soruların zorluk derecesine göre, “1. Düzey Altı – Düzey 6” arasında 7 yeterlik düzeyi belirlenmiştir. En basit sorulara dahi cevap veremeyen öğrenciler 1. düzey altı grubunda sınıflandırılırken, en karmaşık ve zor olan soruları yapabilen öğrenciler 6. düzeydedirler.
Şekil 1’de görüldüğü gibi, matematik alanında birinci sırada yer alan Şangay-Çin’de öğrencilerin %30,8’i 6. düzeyde ve %24,6’sı 5. düzeyde performans göstermişlerdir. Her iki düzeyde toplam %55,4’lük bir orana ulaşarak, öğrencilerinin yarısından fazlası en üst düzeylerde yer almıştır. Türkiye’de ise öğrencilerin %67,5’i 2. düzey ve altında becerilere sahiptir. Türkiye’de öğrencilerin sadece %1,2’si en üst düzey olan 6. düzeyde performans gösterebilmiştir. Türkiye’de yoğunluk 1. ve 2. düzey seviyesindedir. OECD ortalamasında, en fazla yoğunluk 2. ve 3. düzeyde toplanmıştır (%22,5 ve %23,7). Türkiye’de 1. düzey altı ve 1. düzeyde yer alan öğrencilerin yüzdesi, OECD ortalamasının çok üstündedir (sırasıyla %7,5 puan ve %11,5 puan fark). Şangay-Çin’deki öğrencilerinin sadece %0,8’i 1. düzey altında ve %2,9’u 1. düzeyde yer almıştır.
sx
Bu tablo Fen Bilimerinde de benzerdir. Araştırmada detay çalışma yapılmış.
Bu sonuçlar, Türkiye’de 15 yaş grubu öğrencilerin çoğunluğunun fen alanında sahip olduğu bilgi ve becerilerin, en temel yeterlik seviyesinde olduğunu, bu yaş grubu öğrencilerimizin yüzdesel olarak hiç birinin 6. düzeyde yer alamadığını, sadece %1,8’inin 5. düzeyde yeterliğe sahip olduğunu göstermektedir. Bu sonuçlar da açıkça, bilimsel düşünce ve bilimsel düşünce için gerekli bilgi ve becerileri öğrencilerimize kazandıramadığımızı işaret etmektedir.

dd
Şekil 3’te görüldüğü gibi, okuma becerisi alanında, diğer iki alanda olduğu gibi birinci sırada yer alan Şangay-Çin’de öğrencilerin %3,8’i 6. düzeyde ve %21,3’ü 5. düzeyde yer alırken, Türkiye’de öğrencilerin sadece %0,3’ü 6. düzeyde ve %4,1’i 5. düzeyde yer alabilmiştir ki bu oranlar, OECD ortalamasının altındadır. Kendi dilimizi bile okullarda öğrenemediğimizin açıkça kanıtı. 
2)PISA verileriyle zirveye çıkan ülke ve ekonomiler eğitim alanındaki başarılarını nasıl kaydetti?
Açıkçası raporu okurken ben de şaşırdım. Çünkü bu konuda Finlandiya’nın sistemi yıllardır örnek gösterilirken ASYA mucizesinin ön plana çıkması gerçekten şaşırtıcıdır.
Detayları yine rapordan okuyabilirsiniz , ben önemli kısımlardan bahsedeceğim.
Asya mucizesi olarak gösterilen ülkelerle Finlandiya’nın ortak özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
1. Öğretmen yetiştiren kurumlarının kalitesi ve başarısı
2. Öğretmenlik mesleğinin profesyonellik algısı ve kültürü
3. Hizmet içi öğretmen eğitimlerinin başarısı
4. Matematik ve fen eğitiminin iyileştirilmesi için farklı uygulamaların geliştirilmesi
5. Öğretmenlerin bu meslekte devamlılığı.

3)PISA verilerini kullanarak başarılı bir şekilde eğitim reformu yapan ülkeler hangi tecrübelerden geçti?
Bu madde gerçekten iyi analiz edilmiş.
Son yıllarda PISA’da çok başarılı olan Singapur ve Güney Kore gibi ülkelerin başarısını araştırdığımızda onların da geçmişte başarılı örneklerden dersler çıkardığını görüyoruz. Örneğin Singapur PISA 2009 sonrası yapılan OECD politika değerlendirmesinde Finlandiya’nın başarısız öğrenci ve okulları belirleyip destek programı oluşturmasını kendisine model almış ve bu yöntemle öğrenci başarısını çok ciddi bir şekilde artırmıştır (Breakspear, 2012). PISA’da uzun vadede belki de en başarılı ülke kabul edilen Güney Kore’nin zirvede kalmak ve yeni reformları veriye dayalı olarak yapmak konusundaki hassassiyeti de bu anlamda dikkate değer bir örnek sunmaktadır. Örneğin Güney Kore kendisinden görece daha başarısız olan ülkelerin iyi uygulamalarını da kendine adapte etmekten geri kalmamaktadır. PISA 2009’un ardından yapılan değerlendirmede Güney Kore okuma becerisindeki görece düşük puanını artırmak için bu alanda özellikle üst düzey becerileri öğrencilerine daha iyi kazandıran Yeni Zelanda ve Avustralya gibi ülkeleri incelemiştir. Aynı şekilde yapılan tüm PISA sınavlarında en başarılı ülkeler arasında yer alan Japonya, PISA 2003’ün ardından PISA testindekilere benzer soruların yer aldığı bir sınavla öğrenci başarısını merkezi olarak ölçmeye başlamıştır. Bir başka ifadeyle, başarılı modelleri örnek almak zirvedeki pek çok ülke için de geçerli bir kuraldır.
4)Önümüzdeki dönemde gençlerimize dünya ile rekabet edebilecek donanımları kazandırmak için eğitim sistemimizde hangi reformları niçin ve nasıl yapmalıyız?
12 veri analizi ve önerisiyle raporu uzunca okumanızda fayda var.
Özet yapmak gerekirse ,  öncelikle kendimize bir hedef belirleyip , 12 öneriyi dikkate alıp öğretmenlerimizin 3 nesil boyunca hızla yol alıp , gelecek Türkiye’nin üst düzeylerde olmasını sağlamalıdır.


Diğer ingilizce bağlantılar :

Mathematics questions used in 2012, 2006 and 2003

Get the publication ‘Take the Test’

Try out a selection of PISA 2012 problem-solving, mathematics & financial literacy questions

Browse through computer-based questions

Browse through computer-based questions

29 Ekim 2015 Perşembe

Dokunulmamasını istediğimiz beden haritamız (Araştırma)

Bu tip çalışmaları okumayı seviyorum. Gözlemlerimizin verilerle karşılaştırmasını yapıyor,okuduklarınızın veya başka kişilerin görüşlerini analiz edebiliyorsunuz.
Her ne kadar kültürden kültüre değişiklik de gösterse size ortalama bir fikir verebiliyor.
Araştırma Oxford and Aalto University tarafından yazılmış. Detaylarına bakabilirsiniz.Finlandiya , İtalya , İngiltere,Fransa  ve Rusya’dan 1368 kişiyle  çalışma oluşturulmuş.
Çeşitli kişilerin (arkadaş,anne ,baba,kız kardeş,erkek kardeş,yabancı,tanıdık,…) elleriyle bedenlerini elledikleri yer göre rahatsız veya rahat hissettikleri üzerine soru sormuşlar.
Alttaki grafikte gördüğünüz üzere bedenin önünden ve arkasından dokunabileceği kişilerin koyu renkten açık renge kadar derecelenmesini vermişler. Eşler dışında birinci derecede mahremiyet sınırımızın olması , insanoğlunun en tipik özelliği. Ahlak duygumuzun kanıtı.Kadınların , yabancı kadınlara ait bir rahatsızlık duymamaları da şaşırtıcıdır.
Kırmızı ve siyah bölgeler dokunulmamasını istenmeyen yerler olup , mavi bölge yasaklı bölge olarak ifade edilmiş.
Kırmızı ve siyah bölgeler dokunulmamasını istemediğimiz yerler olup , mavi bölge yasaklı bölge olarak ifade edilmiş.
Erkekler için bu durum daha çarpıcı. Kız kardeş ve akraba kadınların dokunabilecekleri yer , yabancı kadınlara göre daha az.
Gerçekten şaşırtıcı.
screen shot 2015-10-27 at 5.00.18 pm
Kız kardeş ve akraba kadınların dokunabilecekleri yer , yabancı kadınlara göre daha az.

22 Ekim 2015 Perşembe

Ahlaki İlkeler Doğuştan mı Geliyor ?

Tüm anne-baba ve eğitimcilerin " Bebklerin Ahlaki Yaşamı"  kitabını okumasını , burada yer alan videoyuyu birkaç kez izlemenizi tavsiye ederim.Video sonunda nezaket , fedakarlık , bencillik , adalet , bağnazlığı doğuştan barındırdığımız yer alıyor. Yazının başında da Paul Bloom “Geçenlerde araştırmacılar 1 yaşındaki bir erkek bebeğin kendi eliyle adaleti yerine getirişine tanık oldular.”diyerek çarpıcı şekilde konuya giriyor.
Çok fazla kaynaktan ,  bu konuyu araştırabilirsiniz , fakat video çalışmayı güzel özetlemiş. Üstelik alt yazı Türkçe’si de mevcut.
Aslında bebekler konuşamadıkları için , bebeklerle ilgili deney fikri zayıfmış. Hatta bebkleri bizleri uyutmayan, zır zır bağıran küçük canavarlar olarak gördüğümüz de oluyor :) Fakat 1980’lerde bebeklerin gözbebeklerini ve gözlemlerini kullanarak bir çalışma yapılmasına karar verilmiş. Bebekler ilgisini çeken obje ve canlılara uzun süre bakar ,sıkıldıklarında ise başka obje veya canlı ararlar.
Kitapta birçok örnek olay var. Yardımlaşan kukla ve köstek olan kukla üzerinden 3-6 ayık bebekler üzerinde önyargı üzerinden tercih etmeleri isteniyor.
Videoda yer alan bir çalışmayı kısaca anlatmak gerekirse  3 kukladan sarı olanı çizgili kuklaya yardım ederek kutuyu beraber açıyorlar. Diğer taraftan mavi kukla ise çizgili kuklayı engelleyerek kutunun üzerinde duruyor ve açmasına izin vermiyor. Konuşamayan , yorum yapamayan bebeğe sarı ve mavi kuklalar uzatılıyor ve beklenildiği gibi iyilik kazanır %75 gibi büyük oranda deney geçrekleşiyor.
Diğer bir yol da bebeklerin uzandıkları objeler… Hoşlandıklaı nesnelere uzanırlar veya hoşlandıkları kişinin uzattığı objeyi tercih ederler.Kitapta yer alan çalışmada benzer örnekler en iyi şekilde ifade edilmiş.
İngilizce olarak yeni bir çalışma daha yapılmış. Merak edenler için ekliyorum
Son olarak bir kitaptan okuduğum ahlak ile ilgili bir yazıyı size de ileteceğim :
Ateş,su, ve ahlak bir yolda buluşmuşlar.Tanıştıktan sonra bir muhabbete tutuşmuşlar.Başlamışlar kendilerini tanıtmaya.
Ateş başlamış söze.
Bendeniz ateş: Ben demiş aşığımdır kimi zaman karanlıklarda,kimi zaman soğuklarda ısınmaya sebebim.Kimi zaman güneşim,kimi zaman bir kor parçasıyım yakarım hoşuma gitmediğinde önüme ne gelirse.Çok iyiyimdir.Benden çok kere istifade edilebilir der ve ekler ateş.Fakat bir sinirlenirsem yakarım etrafımda ne varsa kimi zaman yangın olurum ansızın yakalarım en boş anlarda der.Onun için benimle aranızı iyi tutun der.
Bendeniz  su: Hayat kaynağımdır.Yokluğum çok kötüdür.Ben olmazsam yaşayamaz mahlukat.Her hayatta ben varım der.Benim olduğum yerde hayat.Sonra başlar ateşin yaptığı gibi zararlarından bahsetmeye.
Fakat der ben bir kızarsam sel olurum bazen,bazen bir fırınayla gelirim ne varsa yutarım der.Onun için benle aranızı iyi tutun” der.
Bendeniz ahlak:” Hayat düzeninde benim yeim başkadır der.Benim hiç bir kötülüğüm yotur.Kimseyide tehdit etmem der. ”
Sonra ateş girer söze
“Ben bu arkadaşlığı çok sevdim der.Hani olurda bir gün birbimizi kayubedersek nasıl buluşacağız” der.
Su derki “Beni kaybederseniz eğer bir yağmur gördüğünüzde kaçmayın yaklaşın ben orada olurum” der.
Ateş derki beni kaybederseniz eğer bir duman görürsenin,bir sıcaklık hissederseniz hemen gelin ben orada olurum der.
Sıra gelir ahlaka;
“Siz siz olun beni sakın kaybetmeyin der.EĞER BENİ BİR DEFA KAYBEDERSENİZ BİR DAHA BULMANIZ MÜMKÜN OLMAYABİLİR”

8 Ekim 2015 Perşembe

An Alternative Way of Understanding Color --- Renkleri Anlamanın Alternatif Yolu

Yusuke Imai and Ayami Moteki tasarımını yaptığı renkleri anlamanın  farklı bir eğitim aracına İsimsiz Boya adı verdi.

Biliyorsunuz iş dışındaki yaşamımda çocuklarla ilgili makaleler , çocuklara yönelik aktiviteler , çocuklarla ilgili kendi özgün sorularımı soruyorum. Çocukluğumuzun verimli ve mutlu geçmesi , ileriye yönelik iyi bir geleceğin göstergesi. Çocuk eğitimi ve çocuğunuzu anlama bölümlerini farklı farklı makalelerle,haberlerle verelim. Şüphesiz en önemli konulardan biri çocuk eğitimi...

Haberimize dönersek ünlü boya markaları pazarda rekabet edebilmek adına müşteri memnuniyetini sağlamak için renklere kamaştırıcı isimler verirken , Imai ve Moteki arkadaşlar Japon sadeleğine uyarak yalın bir yol seçti.
Ailemin birkaç boyayı karıştırarak duvarı amatörce boyadığı zamanları düşünce bu haber zamanın ve teknolojinin ne kadar geliştiğini gözler önüne seriyor.

Haberin devamına geçmeden daha önce Forbes'in  Renkleri Anlamayla ilgili çok basit bir haberini okumuştum.
Kırmızıdan menekşeye , sarıdan yeşile ve maviden kırmızıya kadar 20 farklı renk görüyorsunuz.Üsten ve önden görünüşü görüyorsunuz
Kırmızıdan menekşeye , sarıdan yeşile ve maviden kırmızıya kadar 20 farklı renk görüyorsunuz.Üsten ve önden görünüşü görüyorsunuz
Japonların bulduğu bu tasarım 2012 Kokuyo Design Award ile  Japon tasarımcılara ödül kazandırmış.

Tasarımcılar bu yöntemle çocukların renkleri ve yeni renkler oluşturmanın yollarını çok  yaratıcı bir şekilde kavramayı öğrendiklerini düşünüyorlar.
nameless-paint-set-1-new
Fotoğrafta gördüğünüz gibi çok basit bir ana renk ve oran gösteren görselle ifade edilmiş.
İsim - Etiket karşılaştırmasına alışılan sistemin karşısına geçen “İsimsiz Boya”nın isim babaları Yusuke İma ve Ayami Moteki boyaların üzerindeki isim etiketlerinin bizi tembelliğe alıştırdığını düşünüyor.
Tüplerin üzerinde isim olmadığından  çocuklar renklerin anlamını doğallıkla öğreniyor. Tüplerin üzerinde basılan denklemler sayesinde çocuklar yeni renkleri nasıl yaratabileceklerini keşfediyor.
nameless-paint-set-3
Belki dikkatiniz çekmiştir. Renk oranlarını kullanrak açık/koyu renkleri de kullanabiliyorsunuz. Bir nevi renkleri öğrenirken , bir yandan da az-çok ölçütlerini de öğrenmiş oluyor.

Boya firmalarının bu tasarımı kullanması durumunda kendi alanlarında farklılık yaratacakları açıktır.

Ayrıca bir noktayı vurgulamadan geçmek istemiyorum. "İsimsiz Boya" yerine daha yaratıcı bir isim düşünülebilir miydi , gözden geçirmek gerekir.
Bu tür yeniliklerin yer aldığı haberleri okumak ve paylaşmanın mutluluğunu da ayrıca belirtmek istiyorum.

Mars'ta Su Var !


Associated Press'in haberine göre, Kızıl Gezegen'de sıcak aylarda görülen ancak yılın geri kalan bölümünde kaybolan siyah çizgilerin, periyodik olarak akan tuzlu suların sonucunda oluştuğu ortaya çıktı.

Amerika Washingto'da  düzenlenen basın toplantısında konuşan NASA'nın Gezegen Bilimi Direktörü Jim Green, "Mars, geçmişte düşündüğümüzün aksine, kuru ve çorak bir gezegen değil. Mars'ta belli şartlarda, sıvı halde su bulundu" dedi.


Araştırmacıların analiz ettiği bilgiler, NASA'nın 2006'dan beri Mars yörüngesinde bulunan Mars Yörünge Kaşifi adlı uydusu tarafından aktarılmıştı.
NASA'nın resmi Twitter hesabından dün atılan "Mars'ın gizemi çözüldü mü?" tweet'inin ardından gözler dün yapılacak açıklamaya çevrilmişti. NASA, Kızıl Gezegen'e dair 'büyük bir bilimsel bulgunun' açıklanacağını duyurmuştu.
Donmuş tuzlu su -- Mars
Donmuş tuzlu su -- Mars
Mars'ta yaşam belirtisi var mı?
Geçmişte NASA'nın Mars programının başında bulunan Doug McCuistion, "Yeraltında kolayca erişilebilen ve serbestçe akabilen sıvı halde su bulduklarını açıklayacaklarsa, ki bu yıllardır duyduğumuz teorilerden biridir; bu Mars'taki yaşam potansiyeli ve insanların hayatını sürdürebilmesi için büyük bir bulgu olacak" demişti.

Herald'a konuşan McCuistion, "Bu, hem Mars'ta yaşam bulunması hem de insanların bu gezegene gitme sürecini hızlandırması açısından oyunun kurallarını değiştirecek nitelikte bir gelişme olabilir" diye eklemişti.

Mars yüzeyinde suyun donmuş halde bulunduğu uzun süredir bilinen bir gerçek. Kuzey kutbu buzulu neredeyse tamamen su , güney kutbu buzulu  ise %85 buzlaşmış karbondioksit , %15 su buzulu.KArbondioksit gazını bile donduracak bir atmosferde sıvı su bulunması neredeyse imkansız. Evet bundan 3,8 milyar yıl önce Mars dünyaya benziyordu . Atmosferi kalındı ve suları sıvı haldeydi.(Yağmurlar yağıyor ve ırmaklar akıyordu) Fakat şimdi atmosfer incelmiş , sular donmuş şekilde.

Manyetik alanı olmayan , Güneş ve uzaydan gelecek tehlikelere (radyasyon,göktaşı,...)  karşı Ozon tabakası olmayan , -63 derecedeki bir gezegende sıvı su bulmak hayal olur.
2015'in ilk aylarında NASA'nın Mars yüzeyindeki aracı Curiosity, gezegenin yüzeyinde bir tür tuz molekülü olan kalsiyum perklorat bulmuştu. Bu bulgu, Mars yüzeyine yakın yeraltı su kaynakları olabileceği fikrini destekler nitelikteydi.

NASA'nın tuzlu suyun akarken bıraktığı gizemli siyah çizgilerden yola çıkarak Mars'taki likit suyun 40 Olimpik havuz kadar olduğunu , yani çok az olduğunu bildirdi. Yüzeyde yaşamın olmadığını tahmin edebiliriz fakat tek hücreli canlıların tuzlu suda veya altındaki tabakada yaşama ihtimali yüksek , yani tek hücrelilerin yaşaması muhtemel. Belki de yeni bir canlı türü keşfetmiş olacağız.
Perspective_1-1024x5321-1024x532Aslında NASA , 2024 yılına hazırlık yapıyor. Orada kurulacak kolonilere alt yapı hazırlıyor. Uzaydan gelen ölümcül radyasyon en önemli engel görünüyor.
Mars'a yoluculk etmek 6 ay gibi bir zaman alıyor. Mars'a gitmek ve orada kalmak isteyen binlerce insan var.
Güvenlik ve su problemi aşıldığı sürece Mars'ta hayat var diyebiliriz.
İki konuyu kısaca ekleyeyim.
  1. Mars yolculuğunda Türkler yok. (2024'te Dünya’ya veda edip tekrar geri dönmemek üzere Mars’a yerleşmek için üçüncü tura kalan 50 kadın ve 50 erkekten 39’u Amerika, 31’i Avrupa, 16’sı Asya, 7’si Afrika ve 7’si de Avustralya kıtasından belirlendi.)
  2. NASA'nın açıklamasının 2 Ekim Cuma günü vizyona girecek olan The Martian film galasından önce olması tesadüf değil.