Çocuğumun üstün yetenekli olduğunu nasıl anlarım ? Nasıl bir test uygulamamız lazım? Bu tarz sorular oldukça merak edilen sorular , fakat eğitim sistemimizin temellerinin zayıflığı ve zeka oyunları alanları ile ilgili uzmanlarımızın yetersizliği nedeniyle bu sorunun cevabını maalesef uzaklarda arayabilir , yabancı kaynaklarla cevap verebiliriz.
Yabancı kaynakların özel testleri de kültür,tarih ile içiçe olması sebebiyle kendi sorularımızı ve sistemimizi yaratmadan hiçbir zaman tam anlamıyla bu soruya cevap veremeyeceğiz.
Finlandiya , Almanya , Amerika , İngiltere , Japonya başta olmak üzere birçok ülkenin bu konu hakkında geniş bir tecrübe ve bilgi birikimi var.
Eğitim sistemleri hakkında
bir yazı derlemiş , videoları da daha önceden eklemiştim.
Bu eğitim sistemlerinde herhangi bir okulun en başarısız öğrensicisi ile en başarılısı arasındaki puan farkı %15 . Bizde ise %100 yakın değil mi? 0 alan da var , 100 alan da...
Konumuza dönersek bu konuda oldukça yabancı kaynak var. Ben de kaynakları burada arşiv olarak tutacağım ki ilgilenenler bu kaynaklardan yararlansın . Bazı kaynakların da önemli kısımlarını çevireceğim.
Benim de oldukça ilgi alanıma giren bir konu olması sebebiyle araştırmaya devam edeceğim. Bu konuda bilgilerini ,deneyimlerini aktarmak isteyen öğretmenler olursa memnuniyet duyarım.
Üstün Zekalılar konusundan önce bence "Çocuklarla iletişim" kısımda eksiklerimizi gidermek , dünyalarını daha iyi anlayıp o açıdan bakmak gerekiyor. Bu nedenle önce çocuk gelişimi ile ilgili kitaplar okuduktan sonra ara geçiş için Magic Trees of the Mind kitabını öneririm. Türkçe çevirisi yok , araştırma içeriğinden dolayı da okuması biraz zor bir kitap.Daha eğlenceli olarak önerilen Your Child's Growing Mind kitabı önerilmiş. Fakat siz buna benzer kitaplar bulabilirsiniz. Önemli olan çocukları iyi anlamak , sonuçları iyi analiz etmek.
Bir önyargıyı düzelterek devam etmek istiyorum. Toplumda yaygın olan bir görüş vardır. Buna göre; zeka düzeyi arttıkça, çocukların derslerindeki akademik başarısının da artması beklenir. Ancak üstün zekalı çocukların her zaman akademik başarıyı da beraberinde getirmediği araştırmalarca desteklenen bir bulgudur. Unutulmamalıdır ki, bugün zihinsel kapasitesini en çok kullanan insanlardan biri olarak anılan ünlü fizikçi Einstesin da vaktiyle derslerinde başarısız olan bir öğrenci olarak bilinmektedir.
Vereceğim
ilk kaynak şüphesiz kolaya kaçtığımız test , testin yaşı ile ilgili. Araştırmaktan kaçanların en kolay yolu , çocuğunu bir test ile kıyaslayıp kararı vermek. Yukarıda anlattığım gibi bu testler Türkiye'de pek iyi sonuç vermeyecektir.
Ayrıca Türkiye'de IQ testi yapma yetki ve yetkinliğine sahip kişiler, üniversite ve devlet hastanelerinde görev yapan klinik psikologlar ve Türk Psikologlar Derneği tarafından “zeka testi uygulayabilme” sertifikasına sahip olan kişilerdir. Bu yetkiye sahip olmayan kişilerin, zeka testi uygulayabilmesi mümkün değildir. En sağlıklı olan yöntem, bu kişilerin yer aldığı kurumlara gitmek ve onların yönlendirmeleri doğrultusunda hareket etmektir.
Test yaşları 2 yaşından başlıyor fakat gerçekçi sonuçlar 4,5 yaşında ortaya çıkıyor.Bu konu hakkında soru-cevap tarzı güvenilir bir
kaynak da yer alıyor.
Fakat testler ile ilgili size önerebileceğim TZV sayfasında da yer alan
kaynaklar olacak.
Çocuklarınız için OYUN ÇOCUK dergisini öneririm . Özenle hazırlanan ender dergilerden biridir.
Bir dönem ben de yetişkin OYUN dergisinde 5 yıl soru sormuştum.
OYUN ÇOCUK için de çalışmalarım devam edecek.
Dil yetenekleri ve duygusal davranışları ile ilgili saptmaları David Palmer
makalesinde ele almış.
Problem çözme ile ilgili de başka bir
makalesinde ipucları vermiş.
Bilimdeki gelişme için
programlara da göz atmanızı öneririm.
Daha fazla detaylara girmeden sizleri kaynaklarla başbaşa bırakayım.
Son olarak üstün yetenekli olmanın bireysel bir özellik olduğu unutulmamalıdır. Bu çocukları iyi tanımalı ve asla onlara “üstün yetenekli oldukları için değerli oldukları” gibi yanlış bir tutumla yaklaşılmamalıdır. Hatta “üstün” ifadesi, diğerlerinden farklı hissettirebileceği ve olumsuzluk hissi yaratabileceği için kullanılmamalıdır. Her şeyden önce bir birey oldukları ve her bireyin farklılıkları olduğu vurgulanmalıdır.
Başarılı oldukları ya da olacakları için değil, bir birey olarak, her şart ve koşulda onlara değer verildiği, tam anlamıyla hissettirilmelidir.
Çocuğunuzun üstün veya olmamasına bakmayın , onlara değer verildiğini gösterin .
Bu konu hakkında bulabildiğim en geniş çalışma birkaç ünviersitenin biraraya gelip oluşturduğu detaylı
çalışma okunmaya değer. Strateji ve yöntemlerden bahsedilmiş.
Son olarak da Türkçe kaynak olarak soru cevap şeklinde
TZV sizlere yol göstermiş.
Daha fazla Türkçe kaynak için
TAÇVED 'in sayfasına da bakabilirsiniz.